KATİL İSRAİL-İŞBİRLİKÇİ AKP
"Kelam ve söz mal gibidir, israfı caiz değildir" der Bediüzzaman Hazretleri..
Bazı şeyler üzerine yorum yapmak, bildiğin söz israfıdır. Meselâ "İnsan nefes almadan yaşayabilir mi, su insanı boğar, ateş yakar mı?" gibi..
"Recep Tayyip Erdoğan, FİLİSTİN'in mi yoksa İSRAİL'in mi yanında?" sorusu da bu kâbildendir.
Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi'nde İsrail'in saldırıları hakkında konuşurken bir kişinin "Gemiler Gazze'ye bomba taşıyor" diyerek tepki göstermesi üzerine Erdoğan: "Yavrum, burada siyonistlerin dili, ağzı olma. Burayı provoke etmeye ne kadar çalışırsanız çalışın netice alamazsınız. Dünyadaki Siyonistler Tayyip Erdoğan'ın nerede durduğunu çok iyi biliyor; ama siz hâlâ anlayamamışsınız" şeklinde çok güzel bir cevap vermiş.
Anlayana elbet...
Hani eskiler demiş ya "Ayının kırk türküsü varmış, kırkı da armut üstüne" SAADETLİ ve Yeniden REFAH'lıların
türküleri de "Katil İsrail, işbirlikçi AKP" nakaratı eşliğinde hep aynı:
"Kürecik'i kapatın.
Gemiler, İsrail'e silah taşıyor.
İsrail'le ticarete son verin.
İsrail'e giden petrolü kesin"
Türküyü seslendiren her iki grubun da maaşallahı var, en tepedekilerden sokaktaki seçmenine kadar gayet muhteşem bir uyum içindeler, kakafoniye asla yer yok.
Cumhurbaşkanı:
" İsrail'le olan 9.5 milyar dolarlık ticareti elimizin tersiyle ittik,ticarete son verdik."
Ticaret Bakanı Ömer Bolat:
" 2 Mayıs'ta Türkiye, İsrail'e ambargo koyunca Filistin yönetimi Türkiye'den ihracatın devam etmesini talep ediyor. Bizden giden mallar, Filistin yönetiminin onay verdiği Filistinli şirketlere gidiyor.
Oslo ve Paris Anlaşmaları ile ithalattaki gümrük vergilerini İsrail alır.Bu vergilerin içinden komisyonunu aldıktan sonra tamamını Filistin'e geri öder. Filistin'in en büyük gelir kaynağı budur. Filistin'deki ekonomiyi ve ticareti yaşatmak zorundayız."
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı:
Ceyhan'dan İsrail'e petrol sevkiyatı yapıldığı ve Türkiye'nin buna izin verdiği yönündeki iddialar tamamen asılsızdır.BTC üzerinden taşıdıkları petrolü, Haydar Aliyev Limanı'ndan dünya pazarlarına satan şirketlerin, Türkiye'nin İsrail'e yönelik ticarete son verme kararına "saygı duyduğu ve teslim noktası İsrail olan herhangi bir yükleme gerçekleşmediğini ifade etti."
Filistin Ekonomi Bakanı Muhammed el-Amur:
Türkiye'den gönderilen ürünler yalnızca Filistinliler tarafından kullanılıyor. Buna dair bir şüphe yok.
İsrail’e ticaret yasağından Filistin’in muaf tutulmasını biz istedik. Halkımızın yaşaması için Türk ürünlerine ihtiyacımız var. Asılsız iddialar ancak İsrail'e hizmet eder."
Mahmud Abbas TBMM'de :
"Türkiye 9.5 milyar dolar ticaretten Filistin için feragat etti"
Hamas, Türkiye'ye teşekkür ediyor.
FKÖ, Türkiye'ye teşekkür ediyor.
Amma velakin karşısı taş duvar..Vicdanlar ölünce gözler kör, kulaklar sağır olurmuş.
İktidar, her platformda açıkça İsrail'i terör örgütü, başbakan Netanyahu'yu katil ilan etti.
Sorumluların soykırım suçundan yargılanması için topladığı tüm belge ve bilgileri Uluslararası Ceza Mahkemesi( UCM)'ne
verdi, soykırım davasına taraf oldu.
İsrail'den Büyükelçisini çekti.
Dünya'da İsrail'e ticaret ambargosu koyan tek devlet oldu.
Bir başka ülkedeki uluslararası bir toplantıya gitmek için Türk hava sahasını kullanma izni isteyen İsrail Cumhurbaşkanının resmi uçağına, hava sahası açılmadığı için Herzog ziyareti iptal etmek zorunda kaldı.
Velhasılıkelam,
Yapılması gereken ne varsa fazlasıyla yapıldı, yapılıyor.
Ama dillerde hâlâ aynı nakarat:
"Katil İsrail, işbirlikçi AKP"
Meşhur hikâyedir:
Bir gün “Köpek mi daha hızlı koşar; yoksa çita mı?” diye bir yarışma düzenlenir. Kapakların açılmasıyla köpekler koşmaya başlar; ama çita yerinden bile kımıldamaz.
Şaşkınlık içinde birbirine bakan seyirciler, yarış koordinatörüne ne olduğunu sorar.
Koordinatör cevap verir:
"Bazen kendini kanıtlamaya çalışmak kendine hakarettir."
SAADETLİ ve Yeniden REFAH'lı yetkililer bize, Recep Tayyip Erdoğan'ın "Filistin'in yanında; Siyonistlerin karşısında "olduğunu ispat etmek gibi absürd bir meselede kalem oynattırdılar ya, önce bize yuh olsun, çok daha fazlası da onlara ...
Bunca izahata rağmen "Sırf iktidarı savunmak için böyle yalanlara başvuruyorsunuz. Bu vicdana da insanlığa da Müslümanlığa da sığmaz." sözleriyle bize de illaki yüklenenler olacaktır, canları sağolsun. Bilen bilir ya, biz yine de bu meselede durduğumuz yeri Aydın Ünal'ın sözüyle sabitleyelim:
“Yağmurlu günde İsrail’e bir damla su verenin eli kurusun, dili kurusun!”
Kısa ve öz bir anlatım olmuş. Anlayana.
Sırtında yumurta küfesi olmayan boş beleş atıp tutar hocam... Bu ağır ithamlarda bulunanlardan bir tanesinin bizzat ticaret yaptığı ortaya çıktığında utanmislar mıydı bilemem
Kelamı dizen kaleme, Kalemi kaydıran yüreğe Rabbim kuvvet ve selamet versin.
Kaleminize yüreğinize sağlık değerli hocam. Sanmam ama İnşallah mesajlariniz yerini bulmuştur.
ELİNE, DİLİNE, YÜREĞİNE VE KALEMİNE KUVVET ÜSTADIM LAKİN "ONLARIN GÖZLERİ VAR GÖRMEZ, KULAKLARI VAR İŞİTMEZ..." diyen RABBİMİZ, İnşaallah belki onlar da gerçeği anlarlar, dilerim BASRA HARAP OLMADAN anlasınlar. KİN, GÖZLERİ VE GÖNÜLLERİ KÖR EDİYOR Maalesef.