Padişahlığı döneminde 25 seferi bizzat yöneten Fatih Sultan Mehmet Han, babası 2. Murat’tan 880 bin kilometrekare olarak devraldığı Osmanlı topraklarını, 2 milyon 214 bin kilometrekareye çıkarmıştır. Seferlerden önce yapmayı planladıkları ile ilgili en yakınlarını bile haberdar etmemiştir. Hatta bir kazaskerin nereye sefere çıkıyorsunuz sorusuna "Eğer bunu sakalımın tellerinden bir tanesi bile biliyor olsa idi derhal koparır yakardım" diyecek kadar temkinli, ser verip sır vermeyen bir liderdir.
Fatih, aldığı eğitim sayesinde askerlikte istihbarat ve karşı istihbaratın önemini çok iyi kavramıştır. Lideri lider yapan şey stratejik hedefinin olması, hedefine yönelik ataklar yapması ve bununla ilgili doğru bir yol haritası çizebilmesidir. Bir hedef koyulduktan sonra onunla ilgili devamlı istihbarat toplamak, karşıdan gelebilecek, planını bozabilecek her şeye karşı temkinli olmak gerekir. Askerî liderlik ile siyasî liderlik farklıdır. Askerî liderlikte istihbarat ve sır olmazsa olmazdır. Annelik-babalıkta, ailevî liderlikte ise açık ve şeffaf olmak gerekir. Fatih, Bir şeye karar verince asla acaba demiyor, o şeyin üzerine üzerine yürüyor. Liderlikte üç şeyin bir arada bulunması önemlidir. Bunlar; idealizm, aktivizm, realizm. Fatih'te idealizm üst seviyededir. Aktivizm kendini ve orduyu harekete geçirme şeklinde, realizm de hayalci olmayıp gerçekçi olmak şeklinde en üst düzeyde kendini gösterir.
Fatih, kanının en deli aktığı dönemde hayallerini soyut düşüncede bırakmamış, olağanüstü bir çabayla hayata geçirebilmiş bir liderdir. Delikanlılığında ele avuca sığmayan, çok hareketli bir kişiliği vardır. Bugün bu tiplerden idealsiz yetişenler, hedefleri ve vizyonları olmayanlar laylaylom, toplumda sorumsuzca yaşayan tipler olarak heder oluyor. Eğitim sistemimiz bu anlamda ciddi şekilde gözden geçirilmelidir. Gençlerin yetiştirilmesinde ideal aşılamak önemlidir. Hedefler koyup vizyon yüklerken başkaları ile mukayese etmekten kaçınmak, mevcutların en iyisi olma hedefine yöneltmek gerekir. Fatih de, hocaları tarafından dönemindeki mevcutların en iyisi olmaya yönlendirilmiştir.
Fatih, yüksek ideallerle yetiştirilmiş, olaylara farklı açılardan bakabilen, kendisine zamanını aşan yüksek hedefler koyabilmiş, çok yüksek özgüvene sahip bir liderdir. Bizans elçisine, "Efendilerinize söyleyin, şimdiki Osmanlı padişahı öncekilere asla benzemez. Benim iktidarımın ulaştığı yerlere efendilerinizin hayalleri bile yetişemez" dediği rivayet edilir.
Hacı Bayram Veli'nin, Fatih'in İstanbul'u Akşemseddin ile fethedeceği yönündeki sözleri küçüklüğünden beri Fatih'in zihnine işlenmiştir. Bu nedenle Fatih O’nu yanından ayırmamış, fetihte onun teşvik ve yardımından istifade etmiştir. Akşemseddin'in Fatih'e, "Kader senin önünü açtı" dediği rivayet edilir. Kaderin önünü açması öyle bir şeydir ki insanın hiç tahmin etmediği, öngörmediği şeyler önüne çıkıverir. Sanki görünmeyen bir el kişiye yardım eder. Akşemseddin, senin liderliğin Allah'ın yardımıyla olan bir liderlik, bunu kendine mâl etme, abinin vefat etmesi bir tesadüf değildi, kader seni buraya getirdi ve sen vazifelisin demek istemiştir. Bazı insanlar vardır, bir rüya görürler, o rüyanın gerçekleşmesini hedeflerine koyar, onunla ilgili sürekli planlar yaparlar. Fatih de küçük yaştan itibaren İstanbul’u fethetme hayalini hayata geçirmek için gecesini gündüzüne katmıştır.
Kanunnâme'de kardeş katline izin vermesi Osmanlı tarihi açısından farklı anlamlar yüklenen ancak devletin devamlılığı açısından devrimci bir uygulamadır. Orta Asya'daki Türklerde baba öldüğü zaman devlet oğullar arasında taksim edilir ve dağılırdı. Kurtların liderlik uygulaması modellenmişti. Kurt öldüğü zaman aile dağılır, yeni aileler oluşur. Sürü anlayışı yoktur, o yüzden kurtlar küçük gruplar halindedirler. Osmanlı buna karşı, özellikle Timur'dan sonra şehzade savaşları olduğu için sülaleden evlilik yapılmaması geleneğini oluşturmuş, mühtedilerle yahut cariyelerle evlenilmiştir. Osmanlıların Müslüman aileden olmayanlarla evlenmeyi gelenek haline getirmelerinin sebebi budur. Padişahla anlaşamayan şehzadeler çeşitli iç ve dış güç odaklarının elinde tahta geçirilmek istenir. Bunun için savaşlar yapılır, entrikalar çevrilir, devlet parçalanır ve bu olay büyük katliamlara neden olurdu. Devletin devamı için isyan etme potansiyeli olan bir şehzade varsa katli vaciptir diye ferman çıkarılmasında devletin dağılmasının zararı daha büyüktür düşüncesinden hareket edilmiştir. Fatih'in Kanunnamesinde kardeş katline izin veren yasayı bu bakış açısıyla okumak gerekir. Şehzade kavgalarının önünü kesmek için bir korku unsuru olarak konulmuş bir yasadır. Burada stratejik liderlik vizyonunu ile uzun vadeli düşünülmüş, öyle karar verilmiştir. Verdiği diğer kararlar da hep bu vizyonu gösterir.
Fetihten sonra Akşemseddin'in Göynük'e çekilmesi, Fatih ile yollarını ayrılması Fatih'in ruhunda çok derin etkiler bırakmıştır. Bu olay Akşemseddin'in gerçek bir veli olduğunu gösterir. Kalbinde dünya sevgisi olsaydı müridi olacak olan sultana pek çok şeyi yaptırabilirdi. Ancak bu durum manevi eğitime odaklanmış gerçek şeyhin vazifesi ile bağdaşmazdı. Akşemseddin Fatih'le yollarını ayırarak onun gibi adaletli bir yöneticinin tekkede kalıp kendi şahsî kemâlatıyla ilgilenmesi yerine ümmete hizmet etmesi gerektiği düşüncesi Akşemseddin’in, manevi şemsiyesinden ayrılmak istemeyen Fatih’ten şeklen uzaklaşmasına neden olmuştur. O yüzden kendisinin yanında olmayı arzulayan Fatih’e içi yanarak hayır demiştir. Bu da Akşemseddin'in manevî büyüklüğünü, güçlü velayetini gösterir. Fatih de buna saygı duymuştur. Eğer Fatih'i müridi olarak tutsaydı, Akşemseddin tarihte bu kadar iz bırakamaz, İmparatorluğun önünü açamazdı. Dünyayı elinin tersiyle itmeyi başarabilmesi, Fatih’i devletin işlerine yoğunlaşmaya sevk edişi, manevi desteklerini ardından devam ettirmesi, Fatih’in Cihan Padişahı, Osmanlı’nın da Cihan Devleti olmasını sağlamıştır. Mekanları cennet olsun.
Amiin. Allah razı olsun hocam.
Hocam hayırlı cumalar Allah razı olsun tüm yazılarınız çok degerlı
Allah razı olsun, Atalarımız öyle feraset li ve mübarek işler yapmışlar ki bazıları yaptıklarını bile anlayacak idrâktan yoksun. Bazan kardeşinin katline, bazan evladının kâtline devletin bekâsı için katlanmışlardır ( bazıları bunu kendi iktidarının devamı için sanıyor ne yazıkki)
Osmanlı; büyük coşkular ve büyük hüzünler bir arada.
Fatih Sultan Mehmet'i bu kadar detaylı ele alıp bize anlattınız ve anlatıyorsunuz. Allah razı olsun hocam.
Teşekkürler hocam Allah razı olsun hayırlı cumalar dilerim Çankırı dan selamlar
Amin sağolun hocam Allah razı olsun hayırlı cumalar
Liderlikte üç şeyin bir arada bulunması önemlidir. Bunlar; idealizm, aktivizm, realizm. Bu özellikleri olmayanlar liderlik sevdasında olmamalıdır.
"Efendilerinize söyleyin, şimdiki Osmanlı padişahı öncekilere asla benzemez. Benim iktidarımın ulaştığı yerlere efendilerinizin hayalleri bile yetişemez" sözü fatih'in dehasını gösteriyor.
Fatih'in farklı yönlerini yazılarınızda işlemeniz bilmediğimiz pek çok konunun aydınlanmasına vesile oldu. Teşekkür ederiz değerli üstadım.